Çocuk Ve Ergenlerde Psikolojik Ölçekler, Testler ve Değerlendirmeler

Çocuk ve Ergen Psikolojik Danışmanlığı Nedir?

Çocuk ve ergen psikoterapisi; 0-18 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin psikolojik, gelişimsel, ruhsal, bilişsel ve sosyal gelişimleri takip edilerek bu dönemde yaşanabilecek zorluklarla ilgilenen bir psikoloji alanıdır. Psikolog Burak Uysal insan hayatının geniş bir bölümü olan çocukluk ve ergenlik döneminde sağlıklı gelişimi desteklemek adına var olan bozuklukların belirlenmesi ve çözüme ulaşması için çalışır. Çocuk ve ergen psikolojik danışmanlığı kapsamında hedef gruptaki danışanlara kapsamlı psikiyatrik değerlendirme, klinik muayene, psikoterapi seansları planlanır ve gerekli tedaviler psikiyatrist-psikolog işbirliği içerinde multidisipliner bir yaklaşımla uygulanır.

Bu alandaki terapi süreçleri, çocuk ve ergenin içinde bulunduğu gelişimsel döneme uygun olarak yapılandırılır. Duygusal, bilişsel ve sosyal alanlardaki gelişim süreçlerinin sağlıklı ilerleyebilmesi adına çocukların iç dünyaları dikkatle incelenir. Aynı zamanda bu süreçlerde ailelerin de sürece aktif olarak dahil edilmesi oldukça önemlidir. Aile içi dinamiklerin anlaşılması ve gerekli yönlendirmelerin yapılması, terapinin etkinliğini artıran başlıca faktörlerdendir.

Çocuk ve ergen psikolojik danışmanlığı, sadece mevcut psikiyatrik bozuklukların giderilmesiyle sınırlı kalmaz; aynı zamanda çocuğun veya ergenin gelecekteki psikolojik dayanıklılığını artırmak, stresle başa çıkma becerilerini güçlendirmek ve öz farkındalık geliştirmek gibi birçok koruyucu işlevi de yerine getirir.

Çocuk ve Ergen Psikolojik Danışmanlığı Ne İşe Yarar?

Çocukluk ve ergenlik döneminde karşılaşılan problemlerin, bozuklukların ve davranış sorunlarının aşılmasına yönelik bütüncül bir yaklaşımla destek planlamalarının yapıldığı bir terapi birimi olan çocuk ve ergen psikoterapisinde kullanılan terapi yöntemleri arasında bireysel terapi, oyun terapisi, çocuk ve ergenlerde bilişsel davranışçı terapi, şema terapisi, kişiler arası ilişkiler psikoterapisi bulunmaktadır.

Bu terapi yöntemleri, danışanın yaşına ve ihtiyaçlarına göre şekillendirilir. Örneğin okul öncesi yaş grubunda oyun terapisi sıklıkla tercih edilirken, ergenlerde bilişsel davranışçı terapi veya şema terapisi gibi teknikler daha etkin sonuçlar verebilmektedir. Terapi sürecinde çocukların duygularını ifade etmeleri, içsel çatışmalarını anlamlandırmaları ve sağlıklı başa çıkma yöntemleri geliştirmeleri sağlanır.

Okul öncesi dönemi, okul dönemi ve ergelik döneminde sıkça gelişimsel bozukluklar, davranım bozuklukları ile karşılaşılmaktadır. Psikolog Burak Uysal ve kurucusu olduğu merkezlerindeki diğer uzmanlar çok yönlü, bütüncül olan bu sürecin içerisinde gerekli diğer ihtiyaçları saptayıp gerekli yönlendirmeleri yapmaktadır.

Terapi süreci boyunca ailelerin bilgilendirilmesi, okul gibi çocuğun günlük yaşamının önemli bir parçası olan diğer ortamlarda da destekleyici yaklaşımların benimsenmesi sürecin başarısını doğrudan etkiler. Bu nedenle okul rehberlik servisleriyle iş birliği yapılması, öğretmenlerin bilgilendirilmesi gibi uygulamalar danışmanlık sürecinin önemli bir parçasıdır.

Erken tanının faydalarını görmezden gelemeyeceğimiz gibi siz değerli ebeveynlerin de bu süreçte ilk soru işaretinizde bir uzmana başvuruyor olmanız erken tanı vasıtasıyla süreci kısaltmakta ve rahatlatmaktadır.

Çocuk ve Ergen Terapisi Hangi Durumlarda Kullanılır?

Oldukça geniş bir uygulama alanı olan çocuk ve ergen psikoterapi hizmetinde, 20’li yaşlara kadar olan bireylerin zorluk yaşadıkları hemen hemen her konuyla ilgili bu psikoterapi alanından yararlanılabilir. Çocuk ergen psikoterapisi kapsamında destek verdiğimiz başlıklar arasında;

• Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu

• Çocuklarda Görülen Kaygı Bozukları

• Okul Başarısızlığı

• Sınav Kaygısı

• Okul Fobisi

• Özgül Fobiler (Böcek, Örümcek, Yükseklik Korkusu Gibi)

• Sosyal Fobi

• Çocukluk Depresyonu

• Davranış Bozuklukları

• Zihinsel Problemlere Bağlı Davranış Bozuklukları

• Dürtü Kontrol Bozukluğu

• Öfke Kontrol Problemi

• Tik Bozukluğu

• Obsesif Kompulsif Bozukluk

• Yaygın Gelişimsel Bozukluk (Otizm Spektrum Bozukluğu)

• Özgül Öğrenme Güçlükleri (Disleksi, Disgrafi, Diskalkuli)

• Çocukluk Döneminde Görülen Şizofreni

• Bipolar Bozukluk

• Ergenlerde Arkadaş Problemleri

• Aile Ergen Çatışmaları

• Ergenlerde Madde Bağımlılığı

• Ergenlerde Okul Başarısızlığı

• Kişilik Bozuklukları

• Ergenlerde Suç Davranışı

• Ergenlerde Yeme Bozukluğu

• Ergenlerde Özgüven Problemi

• Depresyon

• Panik Atak bulunmaktadır.

Bu problemler zamanında müdahale edilmediğinde hem çocuğun ruh sağlığını hem de akademik ve sosyal yaşamını derinden etkileyebilir. Özellikle okul fobisi, sınav kaygısı ya da dikkat eksikliği gibi problemler, çocuğun eğitim hayatında kalıcı etkiler bırakabilir. Bu nedenle erken dönemde doğru destekle bu sorunların çözülmesi büyük önem taşır.

Çocuk ve Ergen Psikolojik Danışmanlığı Kaç Seans Sürer?

Çocuk ve ergen psikoterapi süreci; terapiye gelen danışanın problemine, probleminin şiddetine bağlı olarak değişkenlik gösterir. Her danışan özelinde psikoterapi sürecin nasıl ilerleyeceğine, kaç seans süreceğine, seansların sıklığına ve seanslar boyunca nasıl bir yol izleneceğine ruh sağlığı çalışanı, aile ve danışan birlikte karar verir.

Bazı durumlarda kısa süreli müdahaleler yeterli olurken, bazı durumlarda daha uzun soluklu, yapılandırılmış terapi süreçleri gerekebilir. Özellikle kronikleşmiş davranış bozuklukları ya da gelişimsel problemler söz konusu olduğunda, terapinin süresi uzayabilmekte ve daha derinlemesine bir müdahale planı gerekmektedir.

Seanslar genellikle haftalık periyotlarla gerçekleştirilir. Ancak danışanın ihtiyacına göre bu aralıklar kısaltılabilir ya da uzatılabilir. Süreç içerisinde terapistin değerlendirmelerine göre gerekirse uzman yönlendirmeleri, pedagojik danışmanlık, özel eğitim ya da psikiyatrik destek gibi ek uygulamalara da başvurulabilir.

Çocuk ve ergen psikolojik danışmanlığı; hem çocuğun hem de ailenin yaşam kalitesini yükseltmeyi hedefleyen, profesyonel ve sistematik bir destek sürecidir. Çocuğunuzun duygusal dünyasında yaşadığı değişimleri fark ettiğinizde, yalnızca semptomlara değil, altında yatan nedenlere de ulaşarak kalıcı çözümler üretmek amacıyla profesyonel bir destek almak her zaman en sağlıklı adımdır.